Okulda Denemeyiniz

Okulda Denemeyiniz!

OKULDA DENEMEYİNİZ!

     Bu yazıda yukarda linkini bıraktığım ilk kitabım Okulda Denemeyiniz'den ve yazım aşamasından bahsedecek, meraklısıyla kitap basımı hakkında bildiklerimi paylaşacağım. 

  Okulda Denemeyiniz isimli kitabım çoğunlukla lise anılarımdan oluşuyor. Okurken eğlenmeyi sevenler için son derece zevkli ve bir solukta bitecek bir kitap. Yazarken benim bile şaşırdığım, biz bu kadar olayı ne ara yaşamışız dediğim anılarla dolu. Dört senelik lise hayatımda arkadaşlarımla beraber o olaydan bu olaya, disiplinden disipline koşardık. Olaysız günümüz geçmezdi. Sanki insanlara rahatsızlık vermek için vardık. Ama her şeye rağmen birlikte çok eğleniyorduk. Zaman geçtikçe büyümemiz ve akıllanmamız üzerine olaylar yavaş yavaş duruldu. 

   Üniversiteye geçtiğimde bambaşka bir insandım sanki. Lisedeki halimin aksine son derece sakin, etliye sütlüye karışmayan biri olmuştum. Dört senelik yurt hayatımda tek bir tartışmaya bile girmedim işte siz düşünün aradaki değişimi. Fakat her ne kadar değişmiş de olsam liseyi ve arkadaşlarımı özlemeye devam ediyordum. Bu özlem beni yazmaya itti ve birbirinden eğlenceli anılarımızı kaleme almaya başladım. Yazdıklarımı ilk başlarda sadece lise arkadaşlarıma okutuyordum. Çünkü bu olayların sadece bize komik geldiğini düşünüyordum. Fakat daha sonra üniversite arkadaşlarıma da okutmaya başladım. Hepsinden güzel geri dönüşler aldım. Özellikle de biricik oda arkadaşım Kübra Mete'nin büyük bir ilgiyle okuması ve çok beğenmesi üzerine  "Ulan o zaman ben bu anıları kitaplaştırayım." diye düşündüm ve kolları sıvadım. 

    İşe birçok kitap okuyarak ve deneme yazıları yazarak başladım. Günden güne kalemimi geliştirdim ve sonunda kitabı yazmaya başladım. Başta olayların tamamen gerçek olması ve kendilerinden bahsetmemden rahatsız olacak insanların olmasından dolayı yani lisedeki Kanser Tayfa'dan birtakım çekincelerim vardı. Ama yine de bu insanların isimlerini değiştirerek olayları anlatmaya başladım. Sonuçta lisenin üzerinden yıllar geçmişti ve Kanser Tayfa artık kin tutmayı bırakmalıydı. Hem zaten kendileri hariç kimse bahsettiğim kişilerin kim olduğunu bilmeyecek. Böylece yazmaya devam ettim. Kitabın yarısına geldiğimde bir yazarla tanıştım ve bana yol göstermesi için kendisine "Ben de yazıyorum. Bir bakar mısınız?" dedim. Bunun üzerine Yazar Bey beni kırmadı ve yazdıklarımı okudu. Kendisinin yaşı oldukça büyük olduğundan yazdıklarıma çok sıcak bakmayacağını düşünüyordum ama hiç de beklediğim gibi olmadı ve Yazar Bey'den olumlu geri dönüş aldım. Çalıştığı yayınevine beni önerdi ve Ekim 2018'e kitabı hazır etmem gerektiği konusunda yayıneviyle anlaştık. Ben bana düşen kısmı elimden geldiğince yerine getirdim ve ekimde kitap dosyasını yayınevine teslim ettim. Kitabın hemen basılacağını düşünüyordum ve oldukça heyecanlıydım ama işler yolunda gitmedi. Yayınevi kağıt fiyatlarının artmasını bahane ederek kitabımın basım tarihini erteledi. Üstelik benimle sözleşme de imzalamadı. Ama ben son derece anlayışlı bir şekilde sesimi çıkarmadan bekledim. Ocak 2019 geldiğinde yayıneviyle daha doğrusu Yazar Bey'le tekrar iletişime geçtim.

"Müdür bizim bir kitap olacaktı, ne yaptınız o işi?" 

Bunun üzerine Yazar Bey'den sabırlı olmam gerektiğine dair bir cevap aldım. Peki biraz daha sabrederiz, hiç problem değil fakat Mayıs 2019 geldi ve biz hala bir gram yol ilerlemedik ne olacaktı bu iş? Yazar Bey bu sefer araya yaz girdiğini ve yazın kitap basılmadığını biraz daha beklemem gerektiğini söyledi. Böylece tam bir sene geçti ve eylül geldiğinde Yazar Bey'le tekrar iletişime geçtim. Fakat bu sefer aldığım cevap pek de iç açıcı değildi. Yayınevi kitabı basmaktan vazgeçtiğini Yazar Bey'e iletti ve Yazar Bey'in de yapacağı bir şey kalmadı. Başka herhangi bir açıklama yapmadıklarından neden vazgeçtiklerini bilmiyorum ama tam bir senemi yedikleri için kendilerini Allah'a havale ediyorum. Bu olayın ardından dosyamı bu sefer daha küçük ama yeni yazarlar çıkaran bir yayınevine yolladım. Kısa bir sürede olumlu geri dönüş aldım, sözleşmeleri imzaladık ve Kasım 2019'da kitabımız raflardaki yerini aldı. 

    Kitap yazmayı düşünenler bu satırlar size gelsin. Eğer ilk kitabınızı yazıyorsanız ve herhangi bir tanınmışlığınız yoksa, sosyal medyada hatrı sayılır bir kitleniz yoksa işinizin kolay olmadığını söyleyerek başlayabilirim. Yayınevleri genel olarak risk almak istemiyor ve satacağını düşündükleri kitapları basmak istiyorlar. Peki ne yapmak lazım? Öncelikle büyük yayınevlerinden uzak durun, orta halli ve sizin tarzınızda kitaplar basan yayınevlerinde şansınızı deneyin. Mesela şiir kitabı basmayan bir yayınevine şiir dosyası yollarsanız cevap dahi vermeyebilirler. 

    Bazı yayınevleri maille bazıları ise posta yoluyla dosya kabul eder. Geri dönüş süreleri 4-5 ayı bulabilir. Yazar Bey'in de dediği gibi SABIRLI OLUN. Ama benim düştüğüm hataya da düşmeyin ve haddinden fazla sabırlı olmayın. Sözleşme imzalamadan kimseye güvenmeyin. Herhangi bir yayınevinden olumsuz cevap alsanız da bu sizi yıldırmasın ve sorunun ne olduğunu öğrenin. Yayın programları dolu olabilir, risk almak istemiyor olabilirler ya da içeriğinizde problem olabilir. Problem içeriğinizdeyse zaten bir kez daha düşünmeniz gerekiyor. 

   Bunun dışında aranızda kitap yazarak para kazanacağını düşünenler varsa kendilerine kötü bir haberim var. Telif ücretlerinin ne kadar düşük olduğunu ve sadece kitap yazarak para kazanmanın mümkün olmadığını ufak bir Google araması ile öğrenebilirsiniz. Hem zaten bir çok yayınevi ilk basımda yazara telif ücreti ödemez. Çünkü zaten kitabınızı basarak yeterince risk almışlardır. 

   Sonuç olarak para kazanmasanız da elinizin altında üzerinde isminizin yazılı olduğu bir kitap olması paha biçilemez bir duygu. Eğer merak ettiğiniz başka bir şey varsa sosyal medya hesaplarımdan bana ulaşabilirsiniz.